HesionM.Ö. 800 söylediği "Günümüzgençleri öyle umursamazlar ki ilerde ülke yönetimini ele alacaklarınıdüşündükçe umutsuzluğa kapılıyorum. Bizlere; büyüklere karşı saygılı olmayı,ağırbaşlı davranmayı öğretmişlerdi. Şimdiki gençler, kurallara karşı geliyorlar,duyarsızlar ve beklemesini bilmiyorlar.” Sözü gençlerle alakalı kaygıların eskiçağlardan beri olageldiğini gösteriyor. Günümüzde ise bundan daha farklı birboyutta sorunlarında eklendiğini üzülerek görüyoruz. Milli ve manevideğerlerinden uzaklaştırılmış ve kendi medeniyetine yabancılaştırılmış birgençlik yetişiyor. Bin yıldır bu topraklarda yaşamamızdaki en büyük amil olandeğerlerimizin kaybolmaya yüz tuttuğunu üzülerek görüyoruz. Batı medeniyetin mutluluk odaklı yaşamfelsefesiyle yoğruluyoruz. Yani elde ettiğimiz şeylerin hep bir üst modeliüretilirken ancak buna sahip olarak mutlu olabileceğimize inanmış durumdayız.İçsel huzurun görmezden gelinmesi ve hazcı bir yaşam felsefesinin benimsenmesidoyumsuz ve depresif bir toplum meydana getiriyor. Hâlbuki mensubu olduğumuzdin yani İslam felsefesinde içsel huzur her şeyden önce gelir. Bir işi yaparkenbunun sonucunun vidanın da bırakacağı etkiyi düşünmemizi öğütler. Gençlerindeğerlerine yabancılaşması sadece onların suçu mu? Bu sorunun cevabı hoşumuzagitmeyebilir ama sadece onları suçlamak doğru değil. Toplum olarak gençlerinsoru ve sorunlarına ne kadar cevap bulabildik bunu düşünmemiz gerekiyor. Bizonların yetişmesinde ortaya çıkan sorunlara çözüm üretemedikçe ve sorularınaçağa uygun cevaplar veremedikçe gençlerimiz savrulmaya devam edecek. Gayesizbir yaşamın getirdiği depresif hal ise gençlerimizdeki materyalist bir yaşamanlayışının beklenen sonucudur.
Televizyondansonra özellikle internetin yaygınlaşması ile gençler sanal bir dünya da yaşamayabaşladı. İçsel eksikliklerini sanal ortamlarda doldurmaya çalışıyorlar. Buşekilde hayatla olan bağlantılarını azaltmaları iletişim problemini hat safhayaçıkarıyor. İşte tam burada Anadolu gençlik derneği büyük bir misyonuüstleniyor. Gençliğin ahlaki ve manevi tahribatının önüne set çekmek için vargücüyle Türkiye genelinde çalışıyor. Özellikle ortaöğretim, üniversite veçalışan gençlik komisyonları gençliğin değerleriyle barışık yeni Fatihler,Alparslanlar, Abdülhamitler ve Erbakanlar yetiştirmek için gecelerinigündüzlerine katarak çalışıyor.
AGD,bir medeniyet projesidir. Bin yıldır bizi bu topraklara bağlayan değerlerisavunan geçmişle gelecek arasında köprü vazifesi görüp “Bir yıl sonrasınıdüşünüyorsanız bir tohum ekin, on yıl sonrasını düşünüyorsanız bir fidan dikin,yüzyıl sonrasını düşünüyorsanız insan yetiştirin” sözünden yola çıkarak çağlarkapatıp çağlar açan Fatihler yetişmesi için insan yetiştirin anlayışıylahareket ediyor. Gençlerin önüne örnek şahsiyetler koyarak onların yalnız olmadıklarınıve yapılabilir hedefler peşinde olduklarını görmelerini sağlanıyor. Hepsöylediğim gibi AGD; Mehmet Akif’in Asım, Sezai Karakoç’un Talha, NecipFazıl’ın büyük doğu, Erbakan’ın Mücahit tasavvurunun hayata geçirildiği yerdir.
Daimagenç kalabilmek ümidiyle…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.