Ayakkabı eskiden ayağı korumak amaçlı olarak kullanılmış olsa da günümüzde moda kavramı ayak sağlığının da önüne geçmiş gözüküyor. Estetik kaygıların kişisel rahatlığın önüne geçtiği günümüzde artan sağlık sorunları bireyleri tekrar ayak sorunlarını göz önünde bulundurarak tercih yapmaya yöneltti ve malum soru soruldu. Bana uygun ayakkabı nasıl olmalıdır? Erkekler ve kadınlar fiziksel yaratılış itibariyle farklı oldukları gibi, vücut biyomekanik özelliklerinde de farklılıklar vardır. Bundan dolayı ayakkabı tercihinde de bu ayrıma dikkat edilmelidir.
Genelde kadınlarda estetik amaçlarla uzun topukluki ne kadar uzunsa olursa o kadar iyi gözüyle bakılıyor(!) Ve parmak kısmı dar olan ayakkabılar tercih ediliyor. Erkeklerde topuk konusunda nispeten daha uygun olmak kaydıyla parmak kısmı dar olan ayakkabılar ki bunlar da ne kadar dar olursa o kadar iyiymiş gibi(!) tercih ediliyor. Peki, bunlar ne kadar sağlıklı? Sadece ayaklarımız mı zarar görür? Acaba bel boyun ağrılarımızın sebeplerinden biride yanlış ayakkabı tercihimiz olabilir mi? Bu ve benzeri sorular zihnimizi kurcalar kurcalamalı. Vücudumuz baştan ayağa kadar bütün bölümleri bir uyum içerisindedir. Ayaklar da bunun tüm yükünü taşıyan ve ilk yer tepkisini alan yegâne varlıklarımızdır. Vücudumuzun ağırlığı iki ayağımıza eşit dağılırken ayaklarda topuklara %20, birinci parmak köküne(metatars başına) % 17, beşinci parmağa köküne % 13 yük biner. Ayağımızın bir diğer özelliği, kan dolaşımına yardım etmesidir. Yürüme sırasında ayağın aşağı yukarı hareketi göllenen kanın tekrar kalbe gönderilmesine yardımcı etkenlerdendir.
Dengemizin sağlanmasında da önemli duyu girdisi ve şekle sahiptir. Adım atmada ayak kendine has yapısıyla en önemli görevi üstlenir. Örneğin, parmak kısmı dar ayakkabılar, binen yük oranını ve parmaklar arasındaki ilişkiyi bozar. Kalıcı parmak şekil bozukluklarına(çekiç parmak, nasır,1.parmağın kalıcı içe kayması) yol açar. Topuğun fazla olması da yine parmaklara binen yükü artır. Denge problemleri başta olmak üzere kalıcı ayak sorunlarına(ayak ark düşüklükleri, düşük taban vb.), kas kısalıklarına, sinir sıkışmalarına, ayağın pompa etkisinin azalmasına ve kan göllenmesinin artmasıyla varis ihtimali ve vücut yapılarının uyumunu bozarak dizde kireçlenmeye (osteoartit) ve bel/ boyun ağrılarına kadar birçok sorunlara sebep olur. İşte ayakkabı seçimizde bu ve bu gibi özellikleri bozmayacak ve destekleyecek özellikte ayakkabılar tercih edilmelidir. Peki, doğru ayakkabı tercihinde nelere dikkat etmeliyiz? Ayakkabı topuk yüksekliği çocuklarda 0,5-1.5cm yetişkin erkeklerde 2-2,5 cm en çok 3,5 cm kadınlarda 3,5 cm, en çok 4 cm(kadınlar leğen kemiği açılarından dolayı) olması gerekir. Ayakkabı parmak ucu tabanıyla yer arasında mesafe(parmak yayı) 1-1,5 cm, giyildiğinde parmak ucu ile ayakkabı arasında 1 cm olmalıdır. Parmakların rahat olabileceği bir genişlikte parmak ucu geniş olmalıdır.
Bugün ayakkabı üretimi noktasında gelinen son nokta ise kişinin ayak ölçüsünün bire bir alınıp ona özel imalatın yapılmasıdır fakat maliyeti yaygınlaşmamasının önünde en büyük engeldir. Ayakkabıda estetik kaygı kadar, asıl kullanım amacı olan unsurları da göz önüne alarak tercihlerimizi yapmalıyız. Unutmayalım ki sağlığımızı kaybetmeden önce kıymetini bilmeli ve onu korumalıyız. Ağrı ve diğer sorunlar başladıktan sonra çözüm süreleri uzun ve meşakkatlidir.
Sağlıklı, mutlu ve ağrısız günler dileğimle…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.