Siyasetçiye programda seçmenin kafasındaki sorular sorulunca, izleyici dinliyor. Bu sorular doğru olur yanlış olur, önemli olan program konuğunun konulara hoşgörü çerçevesinde cevaplar vermesi. İşte seçmeni o zaman daha inandırıcı duruma getirirsiniz. Televizyon programlarında dinlenmek istiyorsanız hazırladığınız soruları değil, sunucuların sorularını cevaplarsanız reyting kırarsınız. Sayın Başbakanın programını nerede ise herkes izlemiş, ne konuştu ise vatandaşın ağzında.
Ben programı baştan sona izledim, hem inandırıcı, konuları izah da samimi bir programdı. Burada en ilgimi çeken konu ise insanların hala böcekle dinlenmesi ve derin devletin temizlenememiş olması.
On yılın üzerinde ülkeyi yöneten bir Başbakan bile hala dinleniyor ve evinin altındaki ofisine, arabasına böcek yerleştiriliyorsa vay bizim halimize. Telefonlarımız dinleniyor bunu zaten biliyoruz. Ama siz siz olun bundan sonra ara sıra elbiselerinizi de kontrol edin, cebinizde derin böcek olabilir.
Dört yıl önce zaman zaman benimde namaz kıldığım bir camimizin girişinde okuma salonu var. Burada yüzlerce tefsir ve dini kitap var, burası geceleri hariç sürekli herkese açık durur cemaat de burada fırsat buldukça yâda boş kaldıkça boş zamanlarını değerlendirerek kitap okur.
Bir gün ikindi namazından sonra camiden çıkarken vakıf yetkililerinden birisi bana küçücük bir alet gösterdi. Merak ettim sordum, meğerse böcekmiş. Üç beş gün önce caminin giriş kapısının anahtarı kırılmış, ama camiden herhangi bir şeyde çalınmamış. Hırsızlık olmayınca herhalde yolda belde kalan birisi yatmak için kapıyı kırmıştır diye önemsemeyerek anahtarı yenilemişler.
Üç gün sonra elektrikli sobanın fişini taktıkları pirize takınca piriz şase yapar. Zeki hoca pirizi tamir etmek için söker birde ne görse pirizin içinde böcek var. Merak edip sağı solu ararlar ve kitaplığın arkasında da bir böcek bulurlar. Ben bu iki böceği de istedim vermediler, sonra bir arkadaş emniyette tanıdığı istihbarat görevlisine gösterir aletin ne olduğunu öğrenmek için. “Ben bunu arkadaşlara sorayım” diye alan polis memuru bir daha bu böceği vermez hakkında bilgide vermez.
Bu olay bana anlatılınca eski Emniyet Müdürümüze konuyu sordum. Pek önemsemeyerek, “ben bir araştırayım” demekle yetindi. Sonra ben polise bu böcekleri veren arkadaşa kızdım. “Bana verseydin ben bunu kamuoyu ile paylaşırdım” dedim. Yani böcekten bilgi sahibi olmalılar ki ortalıktan kaybedildi. Daha sonra bazı dini cemaat ve vakıflarda aynı olayın yaşandığını duymuştum. Ama ben iki böceği de birçok şahitle beraber bizzat gördüm. Be kardeşim camide neyi dinliyorsun burası herkese açık bir yer, bir meczup yâda kendinizin adamı gelse maksatlı birkaç laf etse suçlu kim olacak?
Sonra AKP gibi bir iktidar döneminde hala camilerin bile dinlendiğini düşünerek iktidara kızmıştım. O dönemlerde benim telefonum da dinlendiğini biliyorum, şimdi hala dinlenip dinlenmediğini bilmiyorum. Yani herkes takibat altına alınmış ve herkes dinleniyor.
Cuma günü Sayın Başbakanı dinleyince dört yıl önceki kızgınlığım gitti. Anladım ki hala derin devlet devletin içinden temizlenememiş. Dini kurum ve cemaatlere böcek yerleştirmenin arkasında tıpkı Rahmetli Erbakan hocanın zamanında şeriat taraftarı gelişmeler çoğalıyor diye buldukları meczuplara parayla hocalık yaptırıp, koyunlarına fahişe sokarak tank yürüttükleri gibi, Erdoğan hükümetini de bu tür faaliyetlere taraf oluyorlar diye, dini cemaat ve camileri dinleterek, iftiralarla ikinci bir 28 Şubat sürecinin yanaşmasına çanak hazırlandığı apaçık görülmektedir.
Ülkenin bölünmesine ve parçalanmasına çalışan hainlere karşı çıkıp yok olmalarına çalışılmazken, neden mütedeyyin insanlar üzerinden ülkeyi kaosa sokmaya çalıştıklarını hala anlamış değilim. İşte bundandır ki, AKP hükümeti aklıselimli insanlar tarafından inadına deste bulmaktadır.
Şu çıkan olay ve derin devlet ilişkilerini insan gördükçe neler yaşadığımıza şaşmamak elde değil. Hala bir Başbakanın dinlendiği ülkede siz böyle bir şey yok diyebilirmisiniz? Hala camilerin bile dinlendiğini sizlere aktardım, bu iktidarın uzun süre daha devam etmesinde yarar var diye düşünüyorum. Dikkat edin sizin cebinizde de derin böcek olabilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.