Neden bunu yazdığıma gelince, ekmeklerin çöpe atılması ile ilgili Sayın Başbakanımız feryadı figan ediyor ve ekmeğin kepekli çıkması için talimat veriyor. Ekmek durup dururken mi çöpe atılıyor, bugün aldığınız ekmeği yarın yiyebilen var mı? Rekabet tüketici için çok güzel ve kazançlı bir yarış. Ancak rekabet edeceğim diye kalitesiz un kullanarak ekmeğimizle de oynamaya kimsenin hakkı yok.
Ekmeğin neden hamur olduğu ve bir günde bayatladığını soruyorum kalitesiz ve ucuz un kullanıldığına bağlayan üreticiler var. Rekabeti bende anlamış değilim, market ve bakkalda ekmek 50 kuruş, aynı fırının ekmeğini fırından alırsan 60 kuruş. Bunun neresinde rekabet var kardeşim, bunun adına çifte standart diyorum. Ekmek satan marketin birde kar payı var fırın markete ekmeği 40 ve 35 kuruştan veriyor. Fırınında 60 kuruşa ekmek satıyor, dürüstlük bunun neresinde.
Kaç kuruştan verdiği de beni ilgilendirmiyor ben zaten ekseriyetle fırından ekmek alıyorum, 60 kuruş verip gidiyorum. Ancak bu ekmek sabaha kalırsa inanın yiyemiyorum. Tam demeyim ama birkaç fırın ilk çıkışta biraz kaliteli kara fırın ekmeği çıkardı sonra onlarda diğerlerine ayak uydurdu.
Zaten son dönemlerde ekmekler genelde kara fırın ekmeğine dönüştü. Bu geçmişe dönüş benim gibi çok tüketiciyi de memnun etmiştir, ama eski tat ve lezzeti bulan varsa beri gelsin. Farklı farklı kara fırın ekmeği üretiliyor, bazı ekmekler taş gibi, bazıları bayatlasa da hamura dönüşüyor.
Ben geçmişte zabıtada da yetkili olarak da çalıştım, memur olarak da, geceleri fırınları denetlerdik. Ekmek yapılışını ve fırınların çalışma düzenlerini az çok iyi biliyorum. Birde o dönemler fırınlar teknolojik imkanlardan yoksundu, şimdi teknolojinin her nimetinden yararlanılıyor. Eskiye oranla daha kaliteli ekmek üretilmeli.
İnanın akşam üstü aldığım ekmeği sabah yiyemiyoruz, o zaman ekmekler çöpe gidiyor. Gerçi bizdeki bayat ekmekler damadın avlusundaki köpeklere veriliyor ama kaç kişi bunu yapabiliyor, insanlar yiyemediği ekmeği çöpe atıyor. Eskiden aldığımız ekmekleri üç beş gün yerdik, şimdi 24 saat ekmek durmuyor, ya iyice sertleşiyor, yada elimizde parçalanıyor.
Fırıncılar odası Başkanı dostum Halis Bey feryadı figan etsin dursun. Nasıl bir araya toplayacaksın, bu işi bilende yapıyor bilmeyende yapıyor. Birde rekabet ederek birbirlerini bitirme yarışı var. Fırının çok olması bana göre kalite getirmeli, kalitede rekabet olmalı. Fiyat da rekabet edeceğiz diye insanlara kalitesiz ekmek yedirmeye çalışmanın bir anlamı yok. Halis kardeşimde rekabeti bitirip kaliteli bir ekmek yedirmenin derdinde olduğunu biliyorum, ama çok zor görünüyor bu gayret.
Birde şunu söylemekte yarar görüyorum, hala çok fırında tezgah da ekmek verenlerin ellerinde eldiven yok. Aynı eli ile hem para alıyor hem de ekmek poşetliyor. Hala tezgahların önüne ekmek yığılıyor, her gelen Müşteri eli ile ekmek kontrol ediyor. Nedir bu kardeşim müşteri sağlıklı mı sağlıksız mı eli temiz mi pis mi her gelenin uzanıp eli ile ekmek kontrol etmesine neden izin veriyorsunuz. Hani ekmekler poşete girecekti, hani pis ekmek kasalarında ekmek taşınmayacaktı?
Allah aşkına Sayın Valim bunları kim kontrol ediyor? Kontrol eden memurlar her halde masasından kalksa bu manzaralar oluşmaz. Bu işle ilgilenen memur arkadaşların görevi 60 fırını ve marketleri denetlemeli. Kalitesi ile gramajı ile kontrol ederek aksaklıklar giderilmeli. Uyarıyı bırakın bu sağlık için çok önemli hemen yasal işlem yapılmalı.
Biz rekabet de olsa kaliteli ekmek yemek istiyoruz. Çocukluğumuzda yufka ekmek içine dürüm yaptığımız kara fırını ekmeğini tekrar istiyoruz. Kimse bize paramızla kalitesiz ekmek yedirmesin, bu işle meşgul olan yetkililerde masalarına yapışmaktan çıkıp işlerini yapsın, bu başıboşluğa kim dur diyecekse desin kardeşim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.