Tabi buna bazı caddelerdeki kaldırım güzelliğini de eklersek ayrı bir güzellik oluşmaya başladı. Ancak bu güzel görüntüler bir an evvel bitirilerek hızlı bir şekilde bitmesi lazım. Sabırsızlık derken aslında sabırsız bir toplumuz ama işlerin başladığında hızlı gittiğini görüyoruz.
Benim evim Ereğli kapı mahallesi yani Atatürk Bulvarı üzerinde. Buraya kaldırımlar başladığında bir hayli can sıkmıştı. Hatta eşim ne zaman bitecek, bitse de balkonu açabilsem diye sızlanıyordu. Aslında haksızda değildi, çünkü yola yakın balkonlar mutlaka bu çalışmalardan etkileniyordu.
Bazı esnaflarda çalışmanın uzamasından rahatsızlardı. Buradaki rahatsızlık çalışmanın yapılmasından değil. İşin yavaş gitmesinden rahatsızlardı, çünkü işler gerçekten ağır yürüyordu. Şimdi bizim evin önü bitti ve güller dikilmeye başladı. Bir gün Kurtuluş Caddesi ve 20 m. Yoldan giderken bizim çocuklar bizim yol boyu da böyle olacak mı diye merak ediyorlardı.
Şimdi güller dikilmeye başlayınca biten bölgede oturanla bu güzellikten seviniyorlar. Bir aydan fazla uzun zaman inşaat halinde duran bu kaldırımlar çalışmaya başlayınca takip ettim üç günde kaldırımları döşediler. Çalışma yapılan yerlerdeki hizmetle kimse bir şey demiyor. İşin yavaş ilerlemesinden vatandaş şikâyetçi. Sayın Başkan ve ekibi işi alan mütahidi sıkıştırarak ekip artırmasına gitmeliler. Hele ticari alanlardaki çalışmalar hızlı bitirilmeli.
Cumhuriyet bulvarı ve Atatürk bulvarlarındaki çalışmalar hız kazanmalı. Çünkü bu bulvarlardaki yol boylarındaki apartmanların altları tamamen işyerleri. İşyerleri olan insanlar doğal olarak kaldırım çalışmalarının hızlı bir şekilde bitmesini isteniyor. Vatandaşın yapılan güzelliklerden şikâyeti yok işin yavaş gitmesinden rahatsız.
Çarşamba günü Sayın Başkan Atatürk Bulvarını gezdi ve vatandaşlarla da görüştü selamlaştı hal ve hatır sordu. Ben bu ziyaretlerini uzaktan izledim ve sonra esnafla görüştüm. Çalışmalardan herkes memnun, memnuniyetsizlik işin ağır gitmesine sitem ediyorlar. Belki Sayın Başkanın yüzüne söyleme cesareti gösteremiyorlar ama bizimle görüştüklerin de bu şikâyeti iletiyorlar.
Benim görüşmelerimi bir gazeteci olarak Sayın Başkana öz eleştiri olarak iletmek görevim. Bitirilen yol boylarına dikilen güller ve çiçekleri herkes takdir ediyor. Zaten etmemek mümkün değil, bu gülleri ben Mezarlıklar Müdürü iken yetiştirdiğim güllerin koparılmaması için adeta nöbet tutardık. Sebebi insanların güllere olan aşinalığı. O günlerde belki güller caddelerde olsa idi çoğu koparılırdı.
Caddelerdeki bu şirin güzelliği artık kimse koparıp yolmuyor. Hatta yolan çocuklara vatandaşlar müdahale edip koruyor. Yılsonuna kadar ümit ediyorum ki birçok bulvarlar güllerle güzelleşecek. Sadece sıkıntı işlerin çabuk bitmesinden insanların canı sıkılıyor bende bunu iletiyorum.
Bir diğer husus ise ne zaman Efor alışveriş merkezi tarafına gitsem bir vatandaş beni çevirip sinyalizasyon lambalarının da yenilenmesini istiyor. Eski sanayi kavşağı mükemmel bir görüntü ile güzelleşti. Ancak buradaki sinyalizasyon lambalarının hiçbirisinde yaya geçişi ile ilgili ne uyarı var nede işaret. Sinyalizasyon lambalarında yay geçişi ile ilgili hiçbir işaret yok. Vatandaş bu dört yolun tamamında allahuvalem geçiyor. Her an burada bir yaya kazası olması muhtemel.
Böyle güzel düzenlemeye yeni bir güzel düzenleme sinyalizasyon lambası gerekli. Sayın Başkanım buradan geçerken bir ara inip bu yoldaki sinyalizasyon lambalarını görürse benim bu uyarıma hak verecektir. Bende sürekli araçla geçtiğim için fark etmiyordum, evime yakın olunca ara sıra yaya gidince vatandaşlarımız bunu bana gösterdiler. Buraya acilen yeni lambalar düzenlenmeli.
Gazetecini görevi halkın gözü kulağı dili olmalı babından bizde güzel hizmetlerin içindeki eksiklikleri hatırlatmaktır. Ümit ediyorum ki bu eksiklikler kısa zamanda giderilerek şehrin hızla güzelleşmesine vesile olacağı kanaatindeyim.
Halk olarak yapılan güzel çalışmalara köstek olmamak. Ancak sabırsız bir toplum olmamız nedeni ile işlerin hızlı bir şekilde bitmesini isteyen bir toplumuz. Elbette Aksaray son dokuz yılda çok başarılı hizmetlere imza attı. Ama bunları unutuyor yapılan işlerdeki ağır aksaklıklara toplum olarak takılıyoruz. Mesela unuttum Ervah Mezarlığı kenarındaki Kılıçaslan parkına giden yolun biran evvel asfaltlanmasını beklediği gibi. Ama ben şahsen şehrin güllerle güzelleşmesinden çok memnunum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.