BAŞKAN PALTA'NIN KALDIRIM SİTEMİ

n dolduruşu ile yapılan güzel çalışmalara yanlış diye önyargıda bulunduklarını düşünüyor ve hatta kendinse haksızlık yapıldığını da söylemeden edemiyor.
Siyasi partilerimizin il Başkanlarından birisinin, “ yaptığı kaldırımları tekrar söküp yeniden yapıyorlar” diye açıklama yapmasına ise gülüyor. Nedeni kendisini eleştiren siyasinin kaldırımların bile ne zaman yapıldığını bilmediğini söyledi. “ biz Atatürk Bulvarında kaldırım yapmadık sadece bir kısmın da orta refüj düzenlemesi yaptık. Mevcut kaldırımlar Osman Beye zamanında yapıldı. Bu yapılan kaldırımların bir tarafından da Medaş yer altı çalışması yaptığı için çökmeler oluştu. Kaldırımları bile kimin yaptığını bilmeyen eleştiriye ne cevap vereyim” dedi. Hatta geçen bir siyasimizde mezarlığın içine seyir tepesi mi olur demişti. Halbuki orada mezar falan yok, üstelik burasını kullananlar için önemli, yani nasıl kullanacağın önemli. Dervişin fikri ne ise zikri de o oluyor.
Hakikaten 40m. Yol boylarında kaldırım çalışması Sayın Osman Ertuğrul dönemimde yapıldı ve on seneyi buldu. Yapılan bu yolların şuan ki bölümlerindeki Sebil (Coğlakı) bölümündeki çalışmada bana göre daraltma yok. Neden yok derseniz bu gölgenin yoğun olması nedeni ile yol boyuna sürücüler araç park ediyorlardı. Dolayısı ile araç park etmesi gereken yerlere araç parkı yapılmış, araç parkı yapılmaması gereken yerlere de araç parkı yapılmaması için celp yapmışlar.
Buraya ben bir parantez açayım bu celplere bile bazı duyarsız ve terbiyesiz sürücüler hala park yapıyor. Bundan dolayı da trafik sıkışık vaziyete geliyor, buna ilave olarak da yol boyundaki bazı bencil esnaflarda yaptırdıkları yasak levhalarını park yerlerine koyarak araçların park yapmasını engellemişler. Zabıta çıkıp dolaştığında bunu görecek, esnaf babasının malı gibi dükkanın önündeki 20m. Kaldırımı da bırakıp yeni yapılan yoldaki park yerlerine trafik polisi gibi levha koymuşlar.
Birde işin en önemli tarafı ben teknik eleman değilim, ama bu 40m. Yolun en dar ve sıkıntılı olan yeri silolardan başlatıp Cumhuriyet bulvarının kesiştiği bölgenin arasındaki yol bana sanki 40m. Değil de 30m. Gibi geliyor. Hastaneye doğru çıkarken bu düzenleme yapılsa biraz orta refüjleri küçülttüğünde hiçte göze batmaz. Aynı şekilde eski itfaiyeden makasa kadar olan bölgede orta refüjler çok geniş biraz daraltıp çalışma yapılsa burada da bir daraltma şikayeti olmaz. Bana biraz bu bölgedeki yol ilk başlangıçta yapılırken bu bölge yolu diğer bölgelere göre de çok dar geldi.
Başkan buradan başlamasının sebebi de Kılıçaslan parkı ile birleşen yol boyu olması nedeni ile ilk önce bu bölgeyi güzelleştirmek istemiş. Cuma günü Coğlakı dan geçtim, dün şikayet edip öldük bittik diyenlere bir cümlede ben söyleyeyim. Niye yalan söyleyeyim bende sizin mahallenizi kıskandım. Her taraf pırıl pırıl olmuş evleriniz arsalarınız değerlenmiş, kaldırımlar yollar ne kadar güzel olmuş.
Başkanla sohbetimiz bir ara benim sempatiklik ile ilgili eleştirime geldi. Yapılan anketlere baktım, Başkanı sempatik buluyormusunuz notu evet %59 görünce bize sempatik olmadığını söyleyenlere yalan söylüyorlar dedim. O zaman bunları yine belli kesim çıkararak Başkanı yıpratmak istiyorlar. Yapılan anketlerde seçim olsa hangi partiye oy vereceğini söyleyenlerin %67’si Ak Parti demiş.
Başkan bir ara bana dedi ki; “ Sen benim mahallelere gittiğimde o bölgede oturan çocuklar beni görünce etrafımı çevirip benle sohbet ederler ve beni çok severler. Bende onlara çeşitli oyuncaklar veririm, sert mizaçlı insanlara önce çocuklar yaklaşmaz” dedi. Hakikaten geçen spor kompleksi açılışına gittiğimde Başkan gelince mahallenin çocukları etrafını çevirdi resim çektirme yarışı yaptılar.
Mesela haftada bir gün olsun sabahın erkenin den bütün şehri gezdiğini. Sürekli eksiklikleri görmeye çalıştığını söyledi. “Ama şehir çok geniş, Konya ilinin oturduğu yerleşim alanı kadar bir yerleşim alanına sahip olduklarını, hizmette ufak tefek aksaklıkların olduğunu ama her yere yetişmeye çalıştıklarını” söyledi.
Sohbetimiz genelde Aksaray’a yapılan ve yapmaya çalıştığı hizmetler üzerine oldu. Bunlara zaman zaman değineceğim, hepsini birden yazmak çok zor. Ama şunu söyleyebilirim ki, Somuncu Baba Külliyesi ve Kılıçaslan parkı ile Başkan ismini kıyamete kadar taçlandırmıştır.