22 Aralık 2024
  • İstanbul7°C
  • Ankara4°C

DİŞSİZLİK PSİKOLOJİ BOZUYOR!

Hospitadent Diş Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Diş Hekimi Ahmet Selvi, “Ülkemizde bireyler ağız ve diş sağlığını yeterince önemsememektedirler ve koruyucu önlemler alınmadığı için dişle ilgili maddi ve manevi olumsuzluklar ortaya çıkabilmektedir.

Dişsizlik Psikoloji Bozuyor!

02 Ağustos 2019 Cuma 18:15

Hospitadent Diş Hastanesi  Yönetim Kurulu Başkanı Diş Hekimi Ahmet Selvi,  “Ülkemizde bireyler ağız ve diş sağlığını yeterince  önemsememektedirler ve koruyucu önlemler alınmadığı için dişle ilgili maddi ve manevi olumsuzluklar ortaya çıkabilmektedir. İhmal edilip, önemsenmeyen bir çürük dişe dolgu yapılmadığında diş kaybına kadar gidebiliyor. Çoğu zaman geç kalınmış kurtarılamayan dişler çekilebilmektedir. Kaybedilen dişin yerine yeni bir diş ( implant) maliyeti dolgu maliyetinin 23 katı bedel oluyor. Yapılması gereken aslında çok basittir. Sağlıklı diş ve diş etlerine sahip olmanın temel şartı ağız ve diş hijyenine önem vermektir. Diş  ve diş eti hastalıklarından korunmak için yapılabilecek en basit tedavi yöntemi; doğru fırçalama teknikleri, diş ipi ve arayüz fırçası kullanmak ve dişlerimiz sağlıklıyken yapılacak 6 ayda bir hekim kontrolüdür.  Ağız-diş sağlığı hakkındaki bu basit işlemlerin davranışa dönüştürülmesini sağlayacak programların geliştirilmesi esastır” diye konuşu.

Hospitadent Diş Hastanesi  Yönetim Kurulu Başkanı Diş Hekimi Ahmet Selvi, ağız ve diş sağlığı yeterince  önemsenmediğinde  ve hafife alındığında bir çürükten üreyen ve tüm vücudumuza hızlıca yayılan bakteriler bağışıklık sistemimizi zayıflatarak; ülsere, romatizmaya,  kalp-damar hastalıklarına, hatta kansere bile neden olabilmektedir. Ağız ve diş sağlığının öneminin farkındalığında olan ülkelerde diş hekimine 6 ayda bir gitme zorunluluğu varken ülkemizde 2 yılda 1 kez diş hekimi kontrolüne gidilmektedir. Zorunlu kontrollerin diş problemlerini büyük oranda azalttığı aşikardır. Her 2 evden 1’inde diş fırçası olmadığı, her 4 kişiden 1’inin ağız kokusu problemi yaşadığı düşünüldüğünde bireysel hijyen alışkanlıklarının yetersiz olduğu görülmektedir.

Oysa ki ağız ve diş bakımımızı zamanında yapmamız koruyucu ve önleyici tedaviler altında problemlerin anında çözümü veya ileride oluşabilecek sistematik rahatsızlıkların önüne geçecektir.

Diş hekimini ziyeret etmemekte önemli sorunlardan biri de diş hekimi korkusudur, genellikle çocuk yaşlarda edinilen olumsuz tecrübeler, yetişkinliğe kadar devam etmektedir ve bu da ağız ve diş sağlığının ihmalinde önemli bir rol oynamaktadır. Burada anne-babaların erken yaşta çocuklarını diş hekimi ile tanıştırması hem diş hekimi korkusu oluşumunun engelllenmesinde hem de  tedaviye gerek kalmadan koruyucu önlemlerle diş sağlığı hijyeninin çocuk yaşta kazandırılması gelecek nesillerin sağlıklı ağız ve diş sağlığına sahip olmalarını sağlayacaktır.


Günde kez diş fırçalanması gerekirken , ülkemizde hala diş fırçasına sahip olmayan kişiler olduğu yapılan araştırmalardan bilinmektedir. Yine yapılan araştırmalar ülkemizde 65 yaş üstü dişsizlik oranı %65’lerde olduğunu göstermekte ve  bu da yetişkinler ve yaşlılarda yaşam kalitesini düşürmekte, fonksiyonel kayıplara, estetik kaygılara, fonetik bozukluğuna, psikolojik etkilere kadar birçok olumsuzluğa sebebiyet vermektedir. Dişsizliğin; psikolojik ve sosyal huzura etkisi olduğu, tat almayı, iletişimi, sosyal ilişkileri ve diğer günlük aktiviteleri azalttığı görülmüştür. Araştırmacılar yetişkinlerin diş kayıplarına olan reaksiyonlarını; öz-güven kaybı ve öz-imaj değişimi, yoksunluk, görünüşlerinden hoşnutsuzluk ve kendilerini daha ileri yaşlarda algılama şeklinde sıralamışlardır.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.