Yazımın başlığını okuyunca günah çıkarıyor diyenlerin olacağını biliyorum. Günah keşisi olabilirim ama günah çıkarmak gibi bir düşüncem yok. Sadece Ramazan doayısı ile kırgınlığım olanlara da hakkımı helal ediyorum. Tabi bizim meslek bazen yazdıklarımızla ilgisi olmayanlarda kendisine hisse çıkararak alınır. Aslında eleştirdiğim bazı kesim ve kişilerlede inanın aramda hiçbir problem yok. İnanın ne maddi nede manevi bir problemim yok. Ama bizi övmemiş, eleştirmiş diye tavır alanlar oluyor.
Gazetecilik bugün oturayım kimi öveyim, kimi yağlayım mesleği değildir. Bizim işimiz halkın diline tercüman olup, onların sorunlarını dile getirirken, bazı olay ve hadiselerden de onları haberdar etmektir.
Siz birini eleştirirsiniz, ona yakın olanlar veya onun bulunduğu konum itibarı ile yağdanlık yapmak için oda size tavır alıp sizi görünce başka yere bakar. Ne yapayım bu insanlar bu kadar basit ve kendini bilmiyorsa ben ne yapayım.
Ama şunu hiç düşünmezler, ben bu kişi ile düne kadar çok iyi bir arkadaştım. Yarın yağdanlık yaptığım kişi koltuğunu kaybederse bu Erdoğan bana lazım olur falan diye düşünmeyin. Merak etmeyin ben siz değilim, dost ve arkadaş canlısı biriyim. Sizin basit hesaplarınızı iki gün sonra unutur giderim, sizede hakkım helal olsun.
İnsanların bir duruşu ve oturuşu vardır. Bundan dolayı ben bu duruş ve oturuşumu devam ettiririm. Satışı ve üçkağıtçılığı inanın hiç beceremem. Becerseydim zaten 10 yıldır emekli maaşimla aldığım aynı araca binmezdim. Valla ne yatım var ne katım var. Dün ne isem bugünde buyum. Ben sevdiklerimi menfaat için sevmem adam gibi severim.
Dün bir dost diyor ki, “ hocam ne oldu Ak Parti kongre sonucu yazmıyorsun” diyor. Valla şunu söyleyim, ben Ak Partiyi bir özel beklenti için desteklemiyorum. Ben ülkeme 15 yıldır neler yapıldığını çok iyi biliyorum. Ülkeme yapılanlar için Reisi seviyorum ve destekliyorum.
Ben sevdiklerimin her zaman arkasındayım, arkasında durmayada devam ediyorum. Memleketim için ve ülkem için yapılan güzel şeylerin her zaman arkasındayım ve desteklemeye devam ederim. Reis içinde bu desteğim sonuna kadar devam edecektir.
Ben kırılıp küsebilirim, ama siyaset yapanların küsme ve kırılma gibi bir lüksleri yoktur. Kırılıp küsen siyasetçiden zaten bir şey olmaz, olmasıda mümkün değildir. Zamanı geldiğinde herkes yerini ve haddini bilecek. Ama inanın benim hiçbir kimseye karşı şahsi bir kırgınlığım ve küskünlüğüm yok. Kırılıp küsen varsa bu kabahat bana ait değildir.
Ben brokrasiden gelen bir gazeteciyim, 40 yılımı bu mesleğe vermişim. O kadar çok şeyler bende gizli ki, eğer bildiğim siyasi ve toplumsal konuları kaleme alsam her gün ben konuşulurum. Gazetecilik zırt pırt her şeyi yazma fırsatçılığı değildir. Ne zaman nerede ne yapacağını bilmektir. Zorlanmadığım sürece bunlar bende saklı kalır.
İki gün önce kaleme aldığım dost yazımda belirttiğim gibi, bazı dostluklar vardır sırlar kabre gider. Ben böyle düşüncede bir insanım. Bana eskiden sen şunun adamı bunun adamısin gibi laflar edilirdi. İnanın siyasi bir beklentim olmadığı için kimsenin adamı değilim.
2009 yılında sonra 5 yıl İlknur Hanımın adamıydım. Sonra Ali Rıza Beyin adamı oldum, sonra Belediye Başkanı Sayın Haluk Şahin Yazgı’nın adamı oldum. Ali Rıza Bey siyaset yapmıyor ticari bir kurumun başında. Ben hala görüşüp konuşuyorum. Daha geçen hafta yanında idim. Demek ki, dostluk siyasi menfaat değildir. Dün ne isem bugünde aynıyım.
Haluk Başkanı siyaset öncesi tanıyan bir dostluğum var. Yarın Başkanlıktan düşse ben yine onunla beraberim. Belki yanında kimse olmasa ben olacağımı unutmamak lazım. Dostlukların gelip geçici olmadığı bir dostluğum var benim. Bu dostluğu kuracak herkesle varım ben.
Kısacası mubarek Ramazan ayı dolayısı ile herkesi seviyorum. Partili partisiz herkesi hucaklıyorum. Beni sevmeyenleride sevenleride seviyorum, kimseyede kırgın değilim. Demek ki seviliyorum, anjio olmam nedeni ile okurlardan dua istemiştim allah herkesten razı olsun üç binin üzerinde yazılı mesajla dua aldım, Rabbım böyle dostlarımı muhafaza etsin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.