TRT “akşam sefası” Aksaray’ı tanıttı

Aksaray Belediyesi tarafından organize edilen TRT Müzik programı Akşam Sefası Aksaray’da idi. Salı akşamı hükümet meydanında canlı olarak yayına giren müzik programı Aksaray’ın tanıtımı için iyi geldiği kanaatindeyim. Dünyanın her yerinden seyredilen program sanatçıları ile mükemmel bir konser oldu.
Programın başlaması ile Aksaray’ın güzel bir tanıtım girişi ile başladı. Kendisi sanatçı olan sunucu; “ evliyalar şehri, şehri suleha, Somuncu baba, Kılıçaslan, Yunus Emre, Toptuk Emre ve Ak Şemsettin’in memleketi” diye programa başlayarak selamladı.
Ardından Sayın Valimiz Şeref Ataklı ve Belediye Başkanımız Haluk Şahin Yazgıyı programdaki emeklerinden dolayı teşekkür ederek 1,5 saatlik program başladı.
Aksaray’ın tanıtımı için çok güzel bir organize olduğu kanaatindeyim. Programın ortasında yatsı namazını iyi ayarlayan sunucu ilimizin tanıtım slayt gösterisini yayına sokarak canlı müziğe ara verdi. Böyle bir ince ayar olmasa idi ezan okunurken müziği kesmediler dedikodusu yapılacaktı, bundan hiç kuşkum yok. Çünkü Sayın Başbakanın Aksaray’a gelişlerinde minarenin resmi güvenliklerce kablosunun kopmasını bile alet ederek. Ezanı susturdular dedikodusunu yapmışlardı.
Bir buçuk saatlik programda programın bitişinde söylenen Aksaray türküsü “ Dam başında oturur” seslenmesi beni çok mutlu etti. Burada türkünün bestekârı merhum Mehmet Akça’yı hatırlamış olmak bile güzeldi.
Programdan sonra programı izleyen birçok dost il dışından arayarak “senide gördük” dediler. Sonra gece eve geldiğimde bu programı izleyen hemşerilerimiz internet üzerinden seyrettiklerini söylediler. En çok beğendikleri ise program ortasında Aksaray görüntüleri olmuş. Tabi program esnasında sanatçılar sık sık Aksaray cümlesini kullandılar.
Burada en çok etkilendiğim konu ise sahne ve ışıklandırma idi. Beni 20 yıl öncesine götürdü, teknoloji gerçekten çok mükemmel. Program sonrası meydanın karşısına Sağlık Sen Başkanı Şahin Meral, Halk Sağlığı Müdürü Oğuz Keleş ve Belediye meclis Üyesi İbrahim Aktaş ile çay sohbetine oturduk. Biz çay içerken o kadar muhteşem görkemli sahne ve malzemeler çok kısa zamanda söküldü.
Ben Belediyemizde Basın Yayın ve Kültür Müdürü iken her şeyi kendimiz yapardık. Sahneyi kendimiz tahta ve kalaslarla çakardık, ses cihazını kolay kolay bulamaz zor ayarlardık. Işıklandırma derseniz malzeme nedeni ile çok zor hazırlanırdı.
Bunları Belediyeden ekip arkadaşlarımız ve emektar Nadir kardeşimle beraber yapardık. Hele birde şu protokol meselesi ise o kadar bizi mutsuz ederdi ki anlatamam. Müzik programlarında ilin 4 yöneticisine protokol hazırlanır. Müzik programında protokol olmaz, bana yer ayırmadılar diye küsülmez.
Ama gelin görün ki, eşi ve çocukları ile gelen daire ve sivil toplum kuruluşu bize yer ayırmadılar diye küser ya da Başkana şikâyet eder. Başkan birde bunlar için size kızar ve onca yaptığınız işten sonra ilk sıralara oturtmadılar diye azar işitirsiniz. Hâlbuki bu tür organizeler resmi bir program değil ki, protokol olsun. Gelen insanlar nereyi boş bulurlarsa otururlar, eğlencede protokol olmaz. Güven Başkanı en iyi anlayanlardan birisi benim.
Akşam Sefası programı ilin tanıtımı açısından fevkalade güzel olmuştur. Sayın Valimiz Şeref Ataklı, Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı ve tüm emeği geçenlere teşekkür ederim.
Yazımın sonuna bir konu ile ilgili bilgiyi Emniyete aktarayım. Ramazan yaklaşıyor dilenci ve hayır toplayanlar çoğalıyor. Geçtiğimiz günlerde benim Başkanı olduğum bir Vakfımız adına Kuran Kursu yaptırıyoruz diye yardım toplayanların olduğunu beni tanıyan bir arkadaşın evine gelince inanmamış. Beni aradı bende Emniyet Müdürümüze konuyu ilettim.
Benim vakfım bırakın evlerden yardım toplamayı, kurban derisi bile toplamaz. Yardım yerleri dinimizde nereye verileceği bellidir, bu tür insanlardan halkımız kimlik ve yetki belgesi sorsunlar. Ya da Emniyet mensuplarımıza haber versinler. Kurum ve kuruluşların ismini kullananlar sahtekârlardır bunlara kanıp inanmayın.