Belediye Tiyatro Salonunda ki Konferans da Üstat Necip Fazıl Kısakürek Yazar Mustafa Yazgan tarafından anlatıldı. Konferansa Sayın Valimiz Selami Altınok, Belediye Başkanı Nevzat Altınok, Ak Parti İlçe Başkanı Haluk Yazgı, Gençlik Kolları Başkanı Abdüssamed Kılıç ve çok sayıda dinleyici katıldı. Dinleyenler arasında bende vardım, ama salonda çoğunluk olarak gençler vardı.
Bizim Öğrencilik yıllarımızda, MTTB, Mefkûreci Öğretmenler, Akıncılar gibi birçok dernek ve birlikler vardı. Rahmetli Erbakan hoca ekibinden olan kurumlar iyi faaliyetlerde bulunurlardı. Her hafta sonu seminerli geceler düzenlenirdi. Bende o zaman bu derneğimize giderdim, burada da sesimin iyi olması ve hafız olmam nedeni ile bana kuran-ı kerim okuturlardı.
Sonra ben İmam Hatip Lisesini Aksaray da okudum, Nevşehir’de ben Nur cemaatinin evinde kalıyordum, o dönem nur cemaatinin alayı Demirel’i desteklerdi. Hatta Süleymancı ve çok Tarikatçı kurumlarda Demirel’i desteklerlerdi. Niye yalan söyleyeyim, ben zorlada olsa Demirel’in mitinglerine gitmeyi arzu etmesem de gönlüm her zaman MTTB’li kardeşlerimizle idi onları seviyordum.
Onlarda beni seviyor ve çok güzel uyum içinde idik. Aksaray’a geldiğimde ne hikmetse Nur cemaati Demirel’i destekliyor diye ben Aksaray’daki camia tarafından dışlandım. Hâlbuki birkaç defa toplantılarına katılarak Kuran-ı kerim okumama rağmen kabul görmedik.
Böyle bir dışlanma bazen sizi zoraki bir yerlere itiyor ve ister istemez sizi kabul etmeyenlere karşı mücadele ediyorsunuz. Bende öyle oldum, Demirel’in gençliği olmayınca ben o zamanlar ister istemez Ülkü ocaklarına giden yakın arkadaşlarımla zaman zaman eski yağ pazarındaki ocağa gidip orada aşılış Kuran-ı okudum, bazen de dinleyici oldum. Ama bizlerin o dönem oyları olmadığı için seçimlerde ayak işlerinde kullanıldık. Demirel’i hayatta içime sindiremedim ve Rahmetli hocaya da bir sempatim vardı ama mevcuttaki arkadaşlarımızın sayesinde dışarıda tutuluyorduk.
Hâlbuki bir kurum büyüyecekse seni kabullenen herkesi bünyene alacaksın. Ben her zaman derim kapını dar açar, az olsun benim olsun dersen büyüyemezsin. Bundan dolayı da Ak Partiye kadar bu camia büyüyemedi sürekli geriye gitti. Sebebi gayet açık ve belli, önüne gelene mason gibi sözlerle birçok mütedeyyin insanı kendimizden soğutup uzaklaştırdık, herkesi kucaklasa idik bu gelişme 30 sene önce çiçek açacak ve büyük gelişme kaydedecekti, bizlerde o günden itibaren orada olacaktık.
Mustafa Yazgan hocamı dinlerken eskilere giderek neden meyve verilmediğini düşündüğüm için sizinle eski dönemi paylaştım. Ha şunu da belirteyim ki, bugün devletin çok önemli yerlerindeki insanlar bu halkanın içinden geçmişlerdir. Düzgün ve terbiyeli vatanperver insanlar yetiştirmişlerdir. Sayın Başbakanda bu halkanın içinden geçenlerdendir. Hatta öğrenciliğinde rahmetli Necip Fazıl’ın konuşmalarına sunuculuk yapmıştır. Bende geç olsa da bu düşünce ile uzun aradan sonra tekrar beraber olmaktan mutlu olduğumu söyleyebilirim.
Geceye gelince MTTB Aksaray Şubesine teşekkür ediyorum. İlk defa keyif aldığım bir sunum ve şiirler diledim. Şiirleri okuyan gençler gerek diksiyonları, gerekse duruşları çok güzeldi. Başkanın konuşması sade, kısa ve öz yorumdan uzak bir konuşma idi.
Belediye Başkanımız Sayın Nevzat Bey zaten gençliğinde bu camianın içinden olan birisi. Konuşmasında da bunu açık açık söyledi ve duygulandığını dinleyenlere hatırlattı. Salondaki gençlere nasihatte bulunarak geleceğin idareciliğine hazır olmalarını tavsiye etti.
Yazar Yazgan zaten belli bir düşünce fikrin insanı, onu anlatmaya gerek yok. 18 yıl bir konferansta tanıştığı Üstat Necip Fazıl ile olan dostluk ve talebeliğini devam ettirmiş. Kendisi Siyasal kökenli olmasına rağmen, kaymakam yapılmayınca hayatını bu camiaya adamış. Konuşmasında Cumhuriyet öncesinde yaşananlara değinerek başlayan Yazgan daha sonra Cumhuriyetin Başlarında ve 1960 yılları öncesi Müslümanlara yapılan eziyet ve hayat haklarını anlattı.
Babasının 30 yıl öğretmenlik yaptığı halde 15 yıl gösterilip emekli edildiğini ve zor şartlar altında tahsilini devam ettirdiğini anlatırken duygulanmamak elde değildi. Hele çoraplarının altına anasının nasıl yama yaptığını anlatırken kendiside duygulandı. İşte böyle bir dönemle mücadele ettiklerini. Menderesi de asanların bugünkü Ergenekoncuların olduğunu ve Ergenekonun uzantısını o günlerde başlayıp geldiğini vurguladı. MTTB yetişenlerin bugün meyve verdiğini ve ülkeyi yönettiğini söyledi.
Üstat Necip fazılla böyle tanışıp mücadele ettiklerini söyledi. Okuyanlar yâda tanıyanlar bilir, çok yazar para kazanmaz hatta zarar eder. Üstat da zaman zaman rahmetli Menderese mektup yazıp geçimi için iaşe istemiştir. Yazgan da basılan kitaplarının akıbetini bilmiyor, ne de para kazanmış. Maneviyat ehilleri önce düşüncelerini paylaşır, para sonra gelir. Dolayısı ile geceyi tertip edip emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.