10 Ocak çalışan Gazeteciler günü dolayısı ile dün ilkini yazdığım Gazeteciler gününü kutlamaya bugünde devam edeceğim. Bugün Belediye Başkanı Sayın Haluk Şahin Yazgının bizlere yaptığı jest çok güzel ve anlamlı idi. Ancak öyle bir aksilik yaşadık ki, toplantı esnasında Kırşehir Çiçekdağı bölgesinde meydana gelen depremin sallantısı ilimizde de nüksetmesi elbette bizi etkiledi. İster istemez arkadaşlarımızın çoğunluğunu etkiledi. Hatta bazı arkadaşlar haber peşine koşuşturdular.
Kutlama Grand Altuntaş otelde yapıldı. Konuya girmeden mesleğimiz ile ilgili birkaç cümle etmek istiyorum. Elbette çalışan Gazeteciler için bu tür kutlamalara katılmak kadar doğal bir durum olamaz. Ancak Belediyenin yaptığı kutlamaya tahmini katılım sandalyeleri doldu ve zannedersem bir 20 kadarda sandalye ilave edildi.
Ben şahsen bugüne kadar hiç görmediğim simaları burada gördüm. Ben bu yaşımda üç ayrı kulvarda basın işini yaparken ve hatta zaman zaman kamera arkasına geçip çekim yapıyorum. Eline ne kamera ve nede fotoğraf makinesi alıp basın B’sini bilmeyen kişileri burada görmek beni rahatsız ediyor. Bu işler artık ayakaltına düşmemeli, mesleğin onuru korunmalı. Yoksa inanın artık nerede ise bu toplantılara da katılmama kararı alacağım. Ben nasıl marangoz ve oto tamircisi değilsem bu mesleği bilmeyende gazeteci değildir. Burada konuşacaklarımız olur konuşmayacaklarımız olur. Mesele burada bir tabak yemek yemek değildir, bu mesleğin onurunu ve saygınlığını korumaktır.
Her yemekli toplantılarda hiç görmediğimiz ve basınla ilgisi olmayan kişileri görmek beni rahatsız ediyor. Bana ister kızın isterseniz kin tutun umurumda değil mesleğin cacığı çıktı.
Sayın Belediye Başkanı Yazgı Gazetecilerin gününü kutladıktan sonra, cemiyet başkanları teşekkür ettiler. Tabi burada en güzel taraf ise Yaşar Musaoğlu’nun ekibi yemek öncesi başlayan güzel bir müzik ziyafeti ile başladılar.
Konuşmaların bitiminden sonra bu gece bir kutlama ve bir araya gelme olduğu için aslında eğlenilebilirdi. Ancak ev sahibi şehrin idarecisi olunca ister istemez bu toplantıda şehrin umumunu ilgilendiren çok önemli çalışmalardan bilgi alarak bohçamızı boş götürmeyelim babından ben bir anı anlattıktan sonra Sayın Başkana üç soru sorarak konuya girdim.
Malumunuz eski terminalin yıkımı için kendilerine teşekkür ettim. Ancak hemen karşısında bulunan TMO ofisinin son durumu, içme suyu ile ilgili çalışmanın ne aşamada olduğunu ve Sanayinin taşınması hangi aşamadadır diye soru sordum.
Sayın Yazgı önce eski terminal ile ilgili olarak yapılacak çalışma hakkında bilgiler verdi. Ardından TMO Toprak Mahsulleri Ofisi ile ilgili şunları söyledi:
“ ofisi bugüne kadar kaldırabilirdik, ancak emlak değeri ve maliyeti yüksek olduğu için buna itiraz ettik. Aksaray’ı düşündüğümüz için fiyatını aşağıya çekmek istedik. Bunda da başarılı olduk nerede ise bunu %10 kadar indirdik. Şuan hiçbir sorun kalmadı, önce lojmanları yapacağız ve ardından ofisi taşıyacağız. Sonrada burasının altını otopark yaparak üzerini de yeşil alan yaparak bölgeyi rahatlatacağız.”
“İçme suyu ile ilgili çalışmalarımızda bitmiş durumdadır. Şubat ayında suyun gelişi ile ilgili altyapı çalışmalarına başlayacağız. Ardından önce yeni arıtma ve su depolamak için büyük bir depo yapacağız ve dönemimiz içinde su meselesi bitecektir. Çünkü maliyetli ve uzun soluklu bir çalışma olduğu için biraz sabır gerekmektedir.”
“sanayi konusunda ise çalışmalarımız devam ediyor. Çalışmamızı iki alternatifle sürdürerek sanayicimizin menfaatini düşündük. Bu konuda da sona geldik, ileriki günlerde son şeklini vereceğiz. Sanayi konusunda çalışmalarımız son aşamaya gelmiştir” dedi.
Tabi sanayi konusunu anlatırken depremi hissederek yarıda kesmek durumunda kaldı. Yardımcılarına talimat vererek herhangi bir müdahil durum olup olmadığı hakkında bilgi alın dedi. Hamdolsun ilimizde herhangi bir kötü durum hissedilmedi. Rabbim ülkemizin genelini felaketlerden korusun.
Sonuç olarak Sayın Başkanın yaptıklarına ve devam eden çalışmalarını bir tarafa bırakırsak. Eski terminal, ofis, içme suyu ve sanayinin taşınması ilimizin çözülemeyen çıbanbaşı işlerdi. Bu 4 konuyu çözdüğünde yılların çözülemeyen meselesini çözmüş olacaktır. O zaman bizde kendisini alkışlayıp teşekkürlerimizi şimdiden iletelim.
Çalışan Gazeteciler günü nedeniyle bizlere yaptığı jestten dolayı ayrıca teşekkürlerimi iletiyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.